|
|
Yazan: Banu Conker, Hayata Dair Kadınlar Kulübü
|
Yazan: Banu Conker |
Kızım 50 günlük olmuştu, doktora gitmemiz
gerekti kontrol için. Sıra bekliyoruz, kızım bebek çantasının içinde
kapalı, sadece yüzü dışarıda. Başka bir anne geldi, kızıma doğru
eğildi ve ‘çirkin’ dedi. Nasıl bozulduğumu anlatamam. Herhalde bu
yüzüme de yansıdı ki, kadın açıklama yapmak zorunda hissetti
kendini:
- Biz nazar değmesin diye çirkin deriz.
Ben şoku biraz üzerimden atmış, kendime gelmeye çalışırken
gülümsedim.
Sonra gittiğim eğitimlerin çoğunda bilinçaltından söz edilmeye
başlandı. Bilinçaltı bir sünger gibi çekiyor her şeyi, iyi ya da
kötü, olumlu ya da olumsuz…Hiçbir şeyi ayırt etmiyor. Bilinçaltı
doğumla birlikte, hatta belki doğumdan önce anne karnında işlemeye
başlıyor tüm duyduklarını, annenin stresini, televizyondan duyduğu
haberleri, çevrede konuşulanları… Özellikle altı yaşına kadar
yaşananlar bir depoda toplanıyor, hayat memat meselesi olan
durumlarda ilgili konular tekrar gün yüzüne çıkıyor, kararlarımızı
etkiliyor. Örneğin bir yolculuğunda türbülans yaşadığını anlatan
birinin korkusu bizim uçak korkumuz olabilir ya da elinizin kirinin
çocukken size ‘pasaklı’ damgası vermesi sizin temizlik hastalığına
tutulmanıza neden olabilir.
Sonra büyüyor bebek, çocuk oluyor, ergen oluyor, yetişkin oluyor,
ama bilinçaltı büyümüyor, dolayısıyla verdiğimiz her kararı yine
bilinçaltımızın etkisiyle almaya devam ediyoruz. Çirkin damgası
yiyen bebek de büyüdüğünde dünyanın en güzel insanı olsa da kendini
çirkin olarak görmeye devam ediyor. Belki özgüveni eksik, belki
aşağılık kompleksli, belki bu yüzden bağımlı, belki çekingen,
asosyal olabiliyor.
Bilinçaltını ortaya koyan ve bilinçaltımızda nelerin depolandığını
gösteren en önemli şey, konuşmalarımız, ifadelerimiz…Çocuğunuz nasıl
konuşuyor? Kendini nasıl ifade ediyor? Eğer çocuğunuzu dikkatle
dinlerseniz, bir çok ipucu yakalayabilirsiniz.
Bahçedeki ayrık otları temizledikten sonra yerine güzel çiçekler
dikmezseniz, ayrık otları bir süre sonra orada tekrar çıkacaktır.
İşte bunun gibi fark ettiğiniz noktalarda çocuğunuzla bir kere
konuşmanız yetmez, bunu defalarca tekrarlamanız gerekecektir.
Beyinde yeni düşüncelerin yer etmesi için en az 21 gün tekrar etmek
gerektiğini söylüyor uzmanlar, bunun da nedeni beynin içindeki
nöronların bağlantılarını değiştirmekmiş. Böyle durumlarda belki
çocuğunuza söyleyeceğiniz bir şarkı, birlikte tekrar edebileceğiniz
bir tekerleme işe yarayabilir.
Çocuğunuza en büyük örnek siz olacağınız için, siz de kendinizi
dinleyin. Hangi konularda kendinizi mutsuz hissediyorsanız, hangi
konularda sürekli tekrarlanan olaylarla karşılaşıyorsanız sizin de
bir bilinçaltı temizliği yapma zamanınız gelmiş demektir.
Yazan: Banu Conker
http://bitutamtuz.com/
Genel editör: Belgin Invictus
Mail: belgininvictus1968[at]gmail.com
Copyright:
Her hakkı saklıdır
Çirkin bebeğe nazar değer mi? by
hayata-dair.com is licensed under a
Creative Commons Attribution-Gayriticari-NoDerivs 3.0 Unported
License.
Linkteki çalışma baz alınarak yapılmıştır
http://hayata-dair.com/deneme/23.html.
Bu lisansın kapsamı dışındaki izinler
http://kadinlarklubu.hayata-dair.com adresinde mevcut
olabilir.